Son günlerde Orta Doğu'da yaşanan çatışmalar, insani krizin boyutlarını artırmaya devam ediyor. Özellikle Gazze'de bulunan El-Ehli Baptist Hastanesi, 17 Ekim tarihinde İsrail'in düzenlediği hava saldırısı sonucu büyük bir yıkıma uğradı. Bu saldırı, hem hastanede bulunan hastalar hem de sağlık çalışanları için büyük bir tehlike oluşturdu ve bölgedeki sağlık sistemini daha da zor duruma soktu. El-Ehli Baptist Hastanesi, daha önce de bu tür saldırılara maruz kalan sağlık kuruluşları arasında yer alıyordu ve bu son saldırı, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekti.
İsrail hükümeti, hava saldırısının gerekçelerini çeşitli biçimlerde dile getiriyor. Saldırının, ülkenin güvenliğini tehdit eden Hamas hedeflerine yönelik olduğuna dair açıklamalar yapılıyor. Ancak, sivillerin ve sağlık kuruluşlarının hedef alınmasının savaş hukukuna aykırı olduğu, birçok uluslararası insan hakları örgütü tarafından dile getirildi. Saldırının ardından hastanede bulunan 20’den fazla hastanın yaşamını yitirdiği bildirildi. Bu tür saldırılar, insani bir felaketin kapısını aralarken, bölgedeki çatışmaların alevlenmesine de yol açıyor.
Hava saldırısı sonrasında, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlardan sert açıklamalar geldi. BM Genel Sekreteri, sağlık tesislerine yapılan saldırıların derhal durdurulması gerektiğini, bu tür eylemlerin uluslararası hukukla bağdaşmadığını vurguladı. Ayrıca, saldırıların durdurulması çağrısında bulunan sağlık çalışanları ve insani yardım kuruluşları, bölgedeki insani krizin giderek derinleştiğini belirtti. Gazze’deki hastanelerin yetersiz malzeme ve personel eksikliği nedeniyle büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını, hayati öneme sahip sağlık hizmetlerinin aksadığını vurguladılar.
El-Ehli Baptist Hastanesi'nde yaşanan bu trajik olay, aslında savaşın gerçekte neleri tahrip edebileceğinin bir yansımasıdır. Sivil halkın, özellikle çocukların ve yaşlıların, bu tür çatışmalardan nasıl etkilendiğine dair birçok örnek mevcut. Diğer sağlık kuruluşları da benzer tehditlerle karşı karşıya kaldıkları için, Pompa Su, Fransa'dan gelen insani yardım ekipleriyle birlikte bölgeye gitmeye başladı. Amaç, savaştan etkilenen hastaların sağlık ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve onlara gereken tıbbi müdahaleleri yapabilmek.
Sonuç olarak, El-Ehli Baptist Hastanesi’ne yapılan hava saldırısı, yalnızca bir sağlık kurumu için değil, aynı zamanda uluslararası topluma yönelik güçlü bir mesaj taşıyor. İnsani değerlerin ve savaş hukukunun göz ardı edildiği bu tür durumların bir an önce son bulması gerektiği açıktır. Bölgedeki gerilimlerin azalması ve sağlık hizmetlerinin normale dönmesi için ise uluslararası kamuoyunun daha aktif ve kararlı bir tutum sergilemesi gerekecek. Bu tür olaylar, sadece bir ülkenin sorunu değil, tüm dünya için bir acil durum haline gelmiştir.