ABD'de 2024 başkanlık seçimleri yaklaşırken, eski Başkan Donald Trump'ın ticaret politikalarına dair halkın tepkisi giderek daha önemli bir konu haline geliyor. Yeni araştırmalar, Trump'ın başkanlık döneminde başlattığı sert ticaret politikalarının, Amerikan halkı üzerindeki olumsuz etkilerini gün yüzüne çıkarıyor. Özellikle tarife uygulamaları ve ticaret anlaşmalarının ülke ekonomisine olan yansımaları, pek çok Amerikalının Trump'a olan desteğini azaltmış gibi görünüyor.

Ticaret Savaşının Ekonomik Etkileri

Trump yönetimi, 2018'de başlattığı ticaret savaşı ile öne çıktı. Çin'e getirilen yüksek tarifeler, ABD'deki birçok sektör üzerinde baskı oluşturdu. Başta tarım, otomotiv ve teknoloji olmak üzere pek çok sektör, bu politikalardan olumsuz etkilendi. Tarım ürünleri ihracatı, özellikle de soya fasulyesi ve mısır gibi temel ürünlerde büyük düşüşler kaydedildi. Bu durum, çiftçilerin gelirlerinde azalmaya neden oldu ve Trump’a olan desteklerini sorgulamalarına yol açtı.

Özellikle Midwest (Ortabatı) bölgelerinde yaşayan çiftçiler, eski başkanın ticaret savaşını başlatmasının ardından yaşanan olumsuz gelişmelerden son derece rahatsız. Çiftçiler, ihracat kaybıyla birlikte artan maliyetler ve azalan kar marjları nedeniyle zor zamanlar geçiriyorlar. Bu durum, Trump'ın geleneksel destekçilerinden biri olan tarım kesiminin ona olan desteğini yitirmesine yol açtı. Anketler, birçok çiftçinin gelecekteki seçimlerde Trump'a oy vermekte tereddüt ettiğini gösteriyor.

Seçmen Davranışlarındaki Değişimler

Son yapılan kamuoyu araştırmalarına göre, özellikle suburban (kent çevresi) ve kentsel kesimlerdeki seçmenler, Trump'ın ticaret politikalarını gözden geçiriyor. Tarife artışları nedeniyle artan tüketici fiyatları, bu kesimdeki birçok vatandaşın Trump’a olan desteklerini zayıflatmış durumda. Ekonomik belirsizliklerin yanı sıra, iş gücü piyasasında yaşanan dalgalanmalar, Trump’ın geçen seçimlerdeki en büyük destekçi gruplarını oluşturan beyaz işçi sınıfında da bir kayba neden olmaktadır.

Ayrıca, diplomatik ilişkilerin zayıflaması ve uluslararası meydan okumalar karşısında yaşanan belirsizlikler, Trump'a olan desteği daha da azaltıyor. Küresel ticaretin vurduğu sektörler, yalnızca iş kaybıyla değil, aynı zamanda Amerikan toplumundaki genel güvensizlikle de başa çıkmak zorunda kalıyor. Anketler, Trump’a güvenin, özellikle genç seçmen kitlesinde azaldığını gösteriyor. Bu durum, 2024 seçimlerinde Trump'ın karşılaşacağı zorlukları daha belirgin hale getiriyor.

Söz konusu araştırmalara göre, Trump ve destekçileri, ticaret savaşlarının getirdiği zorlukları hem yurtiçinde hem de yurtdışında daha iyi yönetmeleri gerektiğini kabul ediyorlar. Ancak, seçmenlerin gözünde ticaret politikalarının seri etkileri, Trump’ın iktidarını nasıl sürdüreceği konusunda büyük bir belirsizlik oluşturuyor. Trump’ın yeniden seçilebilmek için ticaret savaşları konusundaki tutumunu nasıl şekillendireceği ve bunu destekçilerine nasıl açıklayacağı, 2024 seçimlerinin kaderini belirleyecek önemli faktörler arasında yer alıyor.

Bunun yanı sıra, Demokratlar, Trump’ın uyguladığı ticaret politikalarının sonuçlarını ön plana çıkarmak için yoğun bir çaba sarf ediyor. 2024 seçimlerinde Trump’ın aleyhine kullanılabilecek birçok argüman oluşmuş durumda. Bu nedenle, Trump'ın destekçileri arasında hem ticaret politikalarının hem de genel yönetim stratejilerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği düşüncesi yaygınlaşmakta. Halkın gözünde artık basit bir “önce Amerika” söylemi yeterli gelmiyor; ekonomik sürdürülebilirlik ve iş gücü istikrarı gibi daha geniş kapsamlı meseleler, seçmenlerin kararlarını yönlendiren unsurlar haline geliyor.

Sonuç olarak, ticaret savaşlarının sonuçları sadece ekonomik verilerle sınırlı kalmıyor; toplumda geniş bir yankı uyandırıyor. Trump’ın yeniden seçilme şansı, yaşanan ekonomik dalgalanmaları ve bu dalgalanmaların halk üzerindeki etkilerini nasıl yönettiğine bağlı olarak şekillenecek. Bu durum, yalnızca Trump için değil, Amerikan siyasetinin dinamikleri açısından da temel bir soru işareti oluşturuyor. 2024 seçimleri öncesi, Trump’ın ticaret politikalarının ne ölçüde etkili olacağını ve bunun sonucunda destekçileri ile nasıl bir ilişki kuracağını görmek ise büyük bir merak konusu.